List

Turgut ÖZAL ve O’nun Zihinlere Yerleştirdiği “Kazan – Kazan Yönsemesi”

Prof. Dr.-Ing Şenel ERGİN

 

 

Sosyal Bilimlerde akademisyenler insana değgin çalışmalarında iki tip “yönseme”[1] üzerinden araştırma öznelerinin tutum ve davranışlarını açıklamaya çalışırlar; bunlar:

“ya o ya bu yönsemesi” ile “hem o hem bu yönsemesi”dir.

“ya o ya bu yönsemesi”, kim olduklarından ya da ne bildiklerinden emin olan insanların tutum ve davranışlarını belirleyen içsel eğilim / temayül sonucu ortaya çıkmış – yerleşmiş – oturmuş karakter özelliğini ifade eder.

Zihinde bir resim oluşturmak amacıyla durumu tanımlamak gerekirse.. tanımlayan kişinin konumuna göre, bu insanlar en hafif tanımıyla “uzlaşmaz”, en ağır tanımıyla da “bağnaz ya da yobaz” olarak adlandırılan kişilerdir.

“hem o hem bu yönsemesi” ise Mevlâna’nın izinden gittiğini düşünen “sokak felsefecileri”ni izleyen kişilerin sözde yaşam felsefesini belirler.

İnsanların, hoşgörü bağlamında “her şeyin kendine özgü bir gerçekliği vardır” düşüncesiyle, yönsemenin mahiyetini de kavramadan, “olmaya- erişmeye” çalıştıkları sözde ruhsal bir olgunluk – erişkinlik seviyesini ifade eder.

Kendi mantıklarına göre daha gelişmiş – eğitilmiş hoşgörülü insan olduklarını düşündürür.

Bu yönsemenin izinde yaşayan kişiler çoğunluk itibariyle toplumsal alanda gri bölgede yaşayan kişilerdir.

Toplumsal ilişkilerinde kendilerini merkeze alarak eyleme geçerler; iletişimlerinde olması gereken karşılıklı güven keyfiyeti yeterli düzeye ulaşamaz.

 

Devamını oku..

 

[1] Yönseme sözcük anlamıyla: eğilim, temayül  sözcükleriyle de tanımlanan fıtrî ya da öğrenilmiş ruhsal / içsel etki gücü. ş.e.